Dengbej olarak Şakiro, klasik klam ve stranların geçmiş ve
geleceği için derin bir zenginliğe sahip
önemli köşe taşlarından biridir. O sadece halk arasında değil bibirini
rakip olarak gören dengbejler içerisinde de sevilip saygıya değer görülmüştür.
Misal ünlü dengbêjlerinden -aynı zamanda Koma Şîrvan’ın da kurucusu olan- Kazo,
‘Şahê Dengbêjan’ (Dengbêjlerin Şahı) olarak adlandırdığı Şakiro ile yaptığı bir mülakatta:
“Yeryüzünde bugüne kadar gelmiş geçmiş dengbêjlerimiz içinde
Şakiro ilk sırada yer almazsa, mutlaka ikinci sırada kendisine yer bulur… Bir
öğün beraber kaldık ama bu yarım günlük süre zarfında büyük bir ‘awaz’ ile
beraber olduğumun farkına vardım. Sıcak kanlı ve hoşsohbet birisi idi.
‘Dîwanbir’ (Geniş oturumları yöneten kişi) olduğundan, bulunduğu bütün topluluk
ve divanları idare edip yönetirdi…!” diyerek sevgisini gösteriyor.
Öte taraftan Dengbêj Zahiro ise Şakiro için:
Şakir, dünya tatlısı biriydi. Gözümdü o benim. Diwanxane ve
civatların adamı, Sercivat ve Serbêjeydi. Birçok dengbêj gölgesinde kaldığı
için onu kıskanırdı. Oysa dostlarını severdi. Allah’ın rahmeti üzerine olsun.
Hepimizden daha iyi ve daha dengbêjdi… diyor
Şakiro sadece Türkiye Kürtleri arasında tanınan bir dengbêj
değil, Kürtçe konuşanların olduğu her yerde ‘delalê ber dilan’/Gönüllerin
Sultanı sıfatına laik görülmüştü. Mesela İran Kürtleri arasında Şakiro bir
efsane olmakla birlikte, yaşamı onlar için farklı kılan önemli bir etkendi.
Urmiye’den tutun, Senendec, Mehabad ve Kirmanşah’a kadar, özellikle kırsal
kesimlerde insanlar birkaç ‘Soran’ Goran”bêj ile beraber Şakiro ile yatar
Şakiro ile kalkardı. Aslen Urmiyeli olan Gazeteci İkram Balekanî, Şakiro’nun İran
Kürtleri arasında ne anlama geldiğini şu sözlerle dile getiriyor:
“Her Kürdün evinde mutlaka Şakiro’nun kaseti vardır. Ben
bile onun kasetleri ile büyüdüm. O doğudakiler için Kewê Ribat/ Rabat
Kekliğiydi. Her ne kadar ünlü dengbêj ‘Xalê Birê’ Urmiyeli idiyse de, Şakiro
kadar sevilip sayılmıyordu. Kısaca o, sevdalı gençlerin derdine derman;
yaşlılar içinse bir efsaneydi…”
Her ne kadar dengbêjler birbirlerini sevmez ve sürekli
birbirlerini karalayan profiller çizse de, doğrusu bu sav Şakiro’ya karşı olan
sözlerde geçerliliğini yitiriyor. Buna çarpıcı bir örneği de Garzan’ın güçlü
sesi Dengbêj Salihê Qubînê’den verelim:
“Ölümünden sonra klamlar öksüz kaldı. Ondan sonra onun
klasında izini takip edecek dengbêjlerin çıkacağına inanmıyorum. klamlarını iki
‘hawîn”‘ (hahî hahîîî) üzerinden söylerdi. Bu tarzda klam söyleyen çok az
dengbêj var…”
1996 yılında kılam ve stranlarını geride bırakarak aramızdan
ayrılıp gitmeden önce kendisiyle görüşmek isteyen gazeteci Rahmi Batur’un
mülakat teklifini reddetmiş, sorularını cevapsız bırakmıştı. Bunun sebebini
ise:
“Kürtler, dengbêjlerine sahip çıkmıyor. Bir Veysel (Aşık
Veysel) vardı. Ona sahip çıkıldı. Ama bir Reso’muz vardı, hepimizin ustası… Aç
öldü..!” diyerek tepkisini dile getirmişti.
(K: Salih Kevirbiri)
Şakiro,büyük dengbêj Evdalê Zeynêve Reşo’dan sonra gelen,
güzel bir sese sahip olmasından dolayı, halk tarafından ‘Kewê Rıbat’ (Rabat
Kekliği) adıyla anıldı. Ünlü bir klasik kürt müziği sanatçısı Şakiro (Şakir
Deniz) Kürtçe’nin konuşulduğu bütün bölgelerde tanınmış, büyük dengbêj Reso’nun
‘şagirt’ (öğrenci) olup eğittim almıştır.
Her ne kadar halk arasında Erzurum Karayazılı olarak bilinse
de, o aslen Ağrı Patnoslu’dur ve ‘Şakirê Mezin’ ya da babasından dolayı ‘Şakirê
Bedîh’ olarak da tanınıyor. (Belki gereksiz bir bilgi ama -meraklısı için-
Şarkıcı Özcan Deniz’in amcası olduğunu belirtelim) Bilindiği gibi Dengbêj’ ya
da başka bir söyleyişle ‘Goranibêj’lerin Kürt halkı üzerindeki etkisi oldukça
büyüktür. Artık bugün yüzlerce aydın ve dil bilimcisi tarafından da dile
getirildiği gibi Kürt kültür, edebiyat ve dili dengbêj’lerin sayesinde ayakta
kalmış ve yok olmaktan kurtulmuştur. Bu söz avcıları, Mezopotamyanın resmi
olmayan halk tarihini, acılarını, aşklarını ve savaşlarını ezberlerinde tutan,
bir çeşit canlı tarih ve kültür elçileridir.
Halk Arasında
sevilen diğer dengbejler
Evdalê Zeynikê, Karapetê Xaço, Şeroyê Biro, Egîdê Cimo,
Feyzoyê Rizo, Reşidê Baso, Egidê Tecîr, Neçoye Cemal, Mecidê Sileman, Susika
Simo, Zadina Şekir, Belgia Qadir, Hesen Zîrek, Kawîs Ağa, Tehsîn Teha, Eyaz
Zaxoyî, Salih Amedî, Tayar Tofîq, Erdewan Zaxoyî, Ahmad Shamal, Ali Mardan,
Şakiro, M.Arif Cizrawî, Mirado, Meryemxan, Eyşe Şan, Reso, Salihê Qubînê,
Mahmud Kızıl, Hesen Cizrawî, Cemîlê Horo, Fadilê Kufrawî, Abo, Abdulkadir
Kızılkaya, Salihê Şirnexî, Seydayê behra, Hevranê Ereb, Remezanê Ereb,
Necmedîno, Nezîro, Mahmudê Hesê, İzzedîno, Hıdıro ve Husênê Omerî, Reşîdo,
Ekremo, Şikriyê Fafî, Rifhetê Darî, Kerem ê Kor, Reşid ê Baso, Mehmûd Baran ve
Keremo
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder